7 Mart 2009 Cumartesi

FIKRA: 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

Dünya kadınlar gününde bir çok ülkeden kadının katıldığı Dünya Kadın Örgütü toplanmış. Kararlar alıyorlar. Kadınları kimse ezemez. Herkes eşittir vs. Bundan sonra kendimizi ezdirmeyeceğiz kocalarımızın isteklerini yerine getirmeyeceğiz demişler. Sonuçlarını da gelecek sene tekrar toplanıp değerlendirmek üzere kongreyi bitirmişler. Aradan 1 sene geçmiş. Tekrar toplanmışlar. Sonuçları değerlendiriyorlar.Önce

İtalyan kadın söz almış;-Eve ilk gittiğimde kocam benden yemek yapmamı istedi, bende bundan sonra yemek yapmayacağımı kendisinin yemek yapması gerektiğini söyledim.1. gün bişey göremedim,2. gün kendisine yemek yaptı,3. gün bana da yemek yaptı o günden beri evde yemeği kocam yapıyor.

Sıra Alman kadına gelmiş;-İlk gün eve gittim. Kocam benden elbiselerini yıkamamı istedi. Ben de ona bundan sonra temiz elbise giymek istiyorsa kendisinin yıkayacağını söyledim.1. gün bişey göremedim,2. gün kendisinin elbiselerini yıkadı,3. gün benimkileride yıkadı. O günden beri evdeki bütün elbiseleri yıkıyor.

Sıra bizim Türk kadına gelmiş;-İlk gün eve gittim. Kocam bulaşıkları yıkamamı istedi. Bende ona bundan sonra temiz tabakta yemek yemek istiyorsa bulaşıkları yıkaması gerektiğini söyledim.1. gün bişey göremedim,2. gün bişey göremedim,3. gün gözümün birisi azcık açıldı görmeye başladım.


HERKESİN KADINLAR GÜNÜNÜ KUTLARIM

4 Mart 2009 Çarşamba

PİŞMİŞ KABAĞIN BANA ETTİKLERİ





Saat gecenin 01:00 suları paşamı uyuttum blogun başına geçtim...gözlerim yorgunluktan ağrıyor hemen yazıp çıkayım çünkü akşam ve bugün hiç giremedim.Yarın inş. girip ziyaretlere devam edeceğim...

Önceki yazımı okuyanlar bilirler dün kabak tatlısı yapacaktım;şekerim az olduğu için demlenmeye kalmışlardı. Dün kursa giderken balık pişirecektim geç kaldığım için eşime devrettim..(fırında yapmak istediğim halde yaptırtmadı kızartacakmış) Ben evde balık kokusundan nefret ederim. Evi havalandır deyip çıktım. 20,30 sularında Muhasebe kursundan gelirken kabaklara şeker de aldım.Eve girdiğimde balık kokusu hala duruyordu...Çarçabuk yemeğimi yedikten sonra ilk işim mutfağı temizlemek oldu;fırını ,etraftaki fayansları; aspiratörüde 3 kez cifledim ancak koku gitti:))

Yarım saat sonra ödevlerimi yaparken kabaklarıda ocağa koydum; (tabii arada kontrolede gidiyordum.)

Birden ödevime dalmıştım kokular gelmeye başladı;mutfağa fırladığımda tencerenin kapağı kapanmış bütün şerbetlerini fışkırtıyordu.Ocağın ön gözüne koyduğumdan fırının önü, yerdeki halı ,fayanslar, yanındaki bulaşık makinesi, ve ocağın üstü komple şerbet olmuştu...(ağda gibi) Hemen eşime seslendim kapağı senmi kapadın diye? evet dedi...Bir çığlık attım kaynanam da bizdeydi ; o bir bez alıp halıyı ve yerleri silerkene ben de fırını köpürtüp yıkadım...fırınım ömrümde ilk defa bu kadar temizlenmişti:))).

23.00 den sonra yemek ve pilav pişirdim; ertesi gün iki kursum vardı ve yemek hazır olmalıydı.Kabaklar nihayet pişmişti ve kahvemi yapıp oturtum...saat 24.00 u geçmişti ah bu arada da paşamın derslerini de yaptık..Resimleri çekme ve pc ye aktarma faslı bittiğinde bende bitmiştim..bu sabah yataktan zorla kalktım...paşanın kalan dersi, kahvaltı faslı ,okula ve kurslara hazırlık derken çıkış saati geldi ve yine bloga yazamadım...Şu anda saat 01:30 suları ve yazma fırsatı buldum yarın görüşmek üzere iyi geceler diyorum...
NOT:Resimlerim amatörce kusuruma bakmayın...sevgili NesTal için çektim:))

2 Mart 2009 Pazartesi

HİÇ PUDRA ŞEKERLİ KAHVE OLURMU

Annelerimizden gördüğümüz kadarıyla;kabak tatlısı yapmak için kabakların üzerine şekeri akşamdan döküp dinlenmeye bırakmalarıydı.
Bir gün komşumla konuşuyorduk kabak tatlısı hakkında dediki; ben kabakların üstüne şekeri sabahtan basar fazla bekletmem kaynatırım ...
Aman sende ben yine hiç bekletmem ki direkt şekeri döker pişiririm::)))dedim.Ah birkaç tanede karanfil atarım içine süper oluyor...ay sende benden betermişin dedi ve bastık kahkahayı:))

İşte bugün yine kabak tatlısı yapıcaktım mutfağa girdim.Baktım fazla şeker kalmamış hepsini döktüm.Ama yetmeyecek tekrar şeker almam lazım...haliyle kabaklarda şekerle demlenmeye kaldı((((BEKLESİNLER..

Az evvel kahve krizim tuttu:) baktım tek tane bile şeker yooookk eyvah küp şekerlerde bitmiş (erzak dolabımda var sanıyordum)...

Bende çare tükenmez dolapta pudra şekeri bana gülümsedi bende ona gülümsedim..ve kahve yapmak için cezveye bir kaşık attım. Kahve cezvesinden gözümü alamadım sanki önemli bir deney yaparmışım gibi hissettim kendimi:)

Kahve bol köpüklü nefis olmuştu ve afiyetle içtim..

MUTLAKA DENEYİN:))

NOT: Bu arada resim çekmeye uğraşamadım kahvem soğumasın krizim tutmuştu:))

1 Mart 2009 Pazar

SOBE Yİ UNUTMUŞUM:):

Çocukluk miminde sobelebeyi unutmuşum ..hop Virgo ; kaçma Nes Tal sende yaz hadi kocasının çinekopu Ceydanın Bahçesi haydi siz ebesiniz..