2 Ekim 2009 Cuma

yahya babanın pilavı‏


Maillerime bakıyordum.Mailler arasında bu ibret verici hikayeyi gördüm, duygulandım ve çok beğendim...Buyrun sıkılmayacaksınız...


Yahya Baba II. Bayezid zamanında Edirne Bayezid Külliyesi'nin aşçılarından biridir. Arkadaşlarına hoşaf , kebap , sebze, bakliyat pişirir. Ama onun ihtisası pilavdır. Mübarek işe girişti mi ibadet ettiğini sanırsınız. Pirinçleri salâvat getire getire ayıklar yağını tekbirlerle eritir. Tuzunu Besmele ile suyunu Fatiha ile salar. Zaman zaman gözünü yumar enbiyayı evliyayı aracı yapar Allah'tan bereket arzular. Onun pilavı herkese yeter hatta artar. Ancak o tek pirinç tanesine bile kıyamaz artanı Meriç nehrine atar. Balıklar onun geleceği saati bilir köprübaşında toplanırlar. Kilerci bakar pilav artıyor pirinci aşçıya az vermeye başlar. Ama Yahya Baba bir kere bile 'Bu pirinç yeter mi bile' demez. Kilerci şaşkındır. Her gün pirinç miktarını biraz daha kısar ama pilav azalmaz aksine çoğalır. Yine herkes doyar Meriç'in balıkları bile nasibini alırlar. Kilerci bunu izah edecek tek kelime bilir: Bu bir keramet! Çok dener ve emin olunca padişaha çıkar: -Bu Yahya baba boş değil sultanım der hâlbuki biz ona amele muamelesi yapıyoruz. Beyazid-i Veli gönül ehlidir ve aşçı ile tanışmak ister. Kilerci ile plan yaparlar. O gün Yahya Baba çok az hatta gülünç denilecek kadar az pirinç verilir. O her zamanki gibi okur âlemlerin Rabbi'nden Halil İbrahim bereketi diler. Pilavı çok lezzetli olur üstelik kazanlara sığmaz. Yahya Baba artanları yine yüklenir Meriç'in yolunu tutar. Tam kepçeyi daldırıp balıklara atarken padişah ortaya çıkar: -Ne oluyor bre der. Yoksa devlet malını israf mı edersin? Yahya Baba tutulur kalır. Ancak balıklar birden kafalarını sudan çıkarıp: -Ayıp olmuyor mu Sultanım derler. Koca devletin artığını bize çok mu görüyorsun? Yahya Baba kerameti ortaya çıktığı için öyle mahcup olur ki anlatılamaz. Utancından secdeye kapanır Allah'a sığınır. Bayezid-i Veli onun kalkmasını bekler ama geçmiş ola... Mübarek çoktan ruhunu teslim edip kavuşmuştur rahmet-i Rahmana.

11 yorum:

Ceyda Türkgeldi dedi ki...

tüylerim diken diken oldu.Allahın rahmeti ve bereketi işte.hepimize bereket versin inşallah

Kıvır Anniş dedi ki...

güzel hikaye.Ayrıca blogunun yeni hali çok güzel olmuş. :)

Bal küpü dedi ki...

Blogun çok şirin olmuş, Gece'nin eline sağlık. Paşa'ya başarılı bir yıl diliyorum, annesi sana da kolay gelsin :)

Bal küpü dedi ki...

Blogun çok şirin olmuş, Gece'nin eline sağlık. Paşa'ya başarılı bir yıl diliyorum, annesi sana da kolay gelsin :)

GeCe dedi ki...

çok güzel bir hikayeymiş ürperdim sağol canım

cansudere dedi ki...

çok güzel canım paylaşımın için çok teşekkürler sevgiler...

cansudere dedi ki...

yaa ben bu şablona bayıldım yaaaa

уαѕємin... dedi ki...

çok güzeldiii tşkler canım..

balböcükleri dedi ki...

okudum sonunu merak edeede.ne gönlü bol muhterem bir insanmış

beyaz mendil dedi ki...

Hakikaten çok güzel ve etkileyici bir hikaye.

meltem dedi ki...

vay anasını güzel hikaye
artsın eksilmesin
taşsın dökülmesin
sevgier